• KURDÎ
No Result
View All Result
Pajk - Kürdistan Kadın Özgürlük Partisi
  • Anasayfa
  • Önder APO
    • Önderlik Perspektifleri
  • ÖZGÜRLÜK ŞEHİTLERİ
  • AÇIKLAMALAR
  • DEĞERLENDİRME
  • GERİLLA
    • Gerilla Anıları
    • Gerillanın Kaleminden
    • Amargi
    • zeynep kinaci
  • Araştırma-İnceleme
  • Galeri
    • Resim Galerisi
    • Video
  • Anasayfa
  • Önder APO
    • Önderlik Perspektifleri
  • ÖZGÜRLÜK ŞEHİTLERİ
  • AÇIKLAMALAR
  • DEĞERLENDİRME
  • GERİLLA
    • Gerilla Anıları
    • Gerillanın Kaleminden
    • Amargi
    • zeynep kinaci
  • Araştırma-İnceleme
  • Galeri
    • Resim Galerisi
    • Video
No Result
View All Result
Pajk - Kürdistan Kadın Özgürlük Partisi
No Result
View All Result

YÜREĞİMİN SÜRGÜN YANI VAN’DA DOLUNAYA BİR KALA

4 May 2020
in Gerilla Anıları
A A
Share on FacebookShare on Twitter

GERİLLA KALEMİNDEN     

Akşamın buğulu yorgunluğunda takılıyorum ay kokulu bir rüzgârın peşine. Yıldız ormanındayım, yarım kalmış bir şiirin dizeleri bir kelebeğin kanatlarında ömre bedel. Adınla başlatıyorum zamanı. Son sürgünümden bu yana tek dize bile düşemedim. İstedim ki bu ayrılık da yorgun bitmesin. Yeni bir hüzün takmadan koluma, gözlerindeki sevinci saat diye kullanıyorum. Her nabız atışımda hissederim diye kaçak bir mutluluk besliyorum koynumda.

Topladığım bir demet kır çiçeğini getiremedim diye kızma ne olur. Her karanlık köşede soytarı gülmeler peşimdeyken, gülüşündeki mutlulukta ısınmak bir hayaldir. Yazdığım şiirlerde, dinlediğim şarkılarda ve okuduğum her kitapta büyütüyorum geleceğimi. Islatan yağmurların tenine dokunurcasına sorguluyorum tüm yasaklarımı. Korkarak, ürkerek, biçare halde… Ateşten bir gömlek giymeye yelteniyorsam da bağışla beni. Fotokopisi hiç olmayacaktı bu akşamın. Olsa bile hiçbir zaman ‘mavi’ kendi renginde bakamayacaktı yaşama.

Rüzgâr estikçe yeni bir mevsime yol alıyor gülmeler. Hazanı bulmadan bir yerden başlanmalı ve sararıp düşen her yaprak tomurcuk olabilmeli baharın ruhuna. Uğruna düşülen bu yolda taş olmak değil, olan taşı kaldırabilmeli yürek.

Bir bulutun durgunluğu, bir o kadar da hırçınlığı geziniyor şimdi damarlarımda. Vakitlerden dolunaya bir kala. Akşamı geceye bağlarken sönmekte olan sigaramın dumanı karışır gecenin sessizliğine. Kaçamak bakışlar son nefesini verecek birazdan. Gecenin sabaha evirildiği zamanda, yine aynı yerde buluşacak dokunuşlar. Dilden dökülecekleri kucaklamaya hazırlanıyor ay tüm coşkunluğuyla. Söz yürek birliği! En büyük hasretlikleri aşar düzeyde. Hiçbir hasretlik bize uymamıştı oysaki…

Bahtı teninden yanık olmamalı düşlerimizin. Bir cemre misali yüreğe düşen her umut yeşerebilmeli, yeni bir mevsime merhaba diyebilmeli.

Bakışların sorgulatır düzeyde. Son görmemden bu yana tüm zamanımı katliamdan geçirdi gülüşün. Gözlerinin ormanındayım. Dolunaya bir kala dolduruyor içimi gülüşün. Soluksuz, yorulmadan takılıyorum rüzgârının peşine. Bir demet sevinç aldım. Son hakkımı kullanarak bir kez daha yazdırıyorum adımı veresiye defterine. Ve açabileceğim bir gömmem bile yok artık.

Düşler ormanındayım şimdi. Belki de tek gerçek, hayallerimdi. Gölgesinden kaçarken her bir ağacın, bakışlarında tutuklanıyorum ayın. Vakitlerden dolunaya bir kala. Yüreğimin sürgün yanı Van’da. Takvimler de hazan diyor…

Yol, yolcu, umut, geride kalanların iç acıtan bakışları ve farkında olmadan içe, en derine akan ayrılık gözyaşları… Yağmur yağsın isterim gecenin bu vaktinde. Islanmak, fark ettirmemek için buğulanan gözlerimi, sırılsıklam bir şekilde ıslanmak isterim.

Uykudayken, sıra sıra tepelerin gölgesine sığınmış, ışıkları sönmüş şehrin isli nefesinde çıktım yola. Usul usul uzaklaşırken daha da karanlığa gömülmekteydi tek tük yanan ışıklar. Bakışlarımda ıslanan son kareyi de arkamda bırakıyordum. Ne ilk giden ne de son giden olacaktım. Ne çok ayrılık yaşamıştı yüreği umutla beslenen bu şehir. Her giden bir defa olsun arkasına bakmış mıdır? Yaşanılanları anımsamış mıdır? Bilinmez.

Araya kilometreler girerken sevinçlerim belirir buğulanmış otobüsün penceresinde. Pişmanlık duymadan, bir an olsun tereddüt etmeden yüzümde beliren hafif tebessümle özgür yarınlarda buluşacağımız umuduyla, elvedasını eksik bırakıp bu ayrılığın, asfalt yolun karanlığına karışır bakışlar. Uzaklaştıkça, sevinçlerimi yüreğimin unutması imkânsız sol yanına bırakıyorum.

Sürgün yaşamların kekik kokulu mekânı, yasak aşkların umudu tükenmez zulası, özgürlüğe sevdalı yüreklerin illegal yerleşkesi… VAN!

Sınırlara aldırış etmeden alın teri saflığında yaşama bağlanmanın ve sevmenin rengi, bakışlarını dağ rüzgârıyla kutsamanın en somut hali… VAN!

Bin yılların söndüremediği isyan meşalesini en önde tutan, her tür kirliliğe fedaice kafa tutan, çocuk gülüşünde ısrarın anarşist resmi… VAN!

Ölümü kendi sessizliğinde boğup ölümlerden yeni yaşamlar yaratmanın adı, şafak kızıllığı tadında yeni güne uzanmanın ilk durağı… VAN!

Bakmayın öyle durgun durduğuna. Aldanmayın üç harflik bir isim taşıdığına. İsmi kısa olabilir ama yıldızlar kadar uzak bir düne sahiptir. Ne yangınlar barındırır içinde, gülmeler daha çok. Tarihin tozlu raflarında unutturulmak istense de o hep orada, özgürlük halayının başını çekmiştir. Dumanlar eksik olmadı gök kubbesinden. Kendi küllerinden yeniden doğmasını bildi. Acı, gözyaşı, hüzün her dem sefer tasında bulunurdu. Ama tebessümünü de hiç eksik etmedi ay kokulu gözlerinden.

Beni buraya bağlayan sonsuz bir güç vardı. Ne olduğunu bilmeden peşinden koşar adımlarla gittim. Çoğu defa önüme setler çıktı, gitmeme engel olamadı. İrili ufaklı taşlara takıldım, her düşüşte bir arayış ve kendi benimle yüzleştim. Kaybolmadım ve kalktım, bana kalkmayı öğretti ve uslanmadan yoluma devam etmeyi. “Sana yar olmam” dedi. Ben  “olmayacak bir şey yok” dedim. Dört duvar arasına tıktı, işkencelerden geçirdi. İnat etti, ben pes etmedim. Ben Van’ı inadıyla sevdim.

Ben Van’ı bir akşamüzeri Xaçort’lu minik bir kız çocuğunun arkamdan koşar adımlarla bana yaklaşıp, tatlı dilinden dökülen “HEVAL” kelimesiyle, Yüniplik’te alçak damlı bir evde barış anasının sevgi dolu bakışlarında, Bostaniçi’nde bir gerilla anasının yaşlı gözlerinde ve asi çocukların diyarı Şabaniye’de asi bir çocuk olarak büyüyen seninle sevdim.

Ben Van’ı gün batımında gölün yüzeyine vuran güneş ışınlarının yakıcılığıyla…

Van Gölü taze bir gelin, Ahtamara aşkının kalesi. Tamara’nın vazgeçilmez aşkıyla, Artos’tan yükselen güneşin şaha durmasıyla, Erek’in Süphan’a verdiği ince selamla ve Süphan’ın mağrur bakışlarıyla sevdim Van’ı.

Ben Van’ı içinde bulunan insanların bitmez tükenmez yoldaşlığıyla, genciyle, yaşlısıyla, cana can katan, bana beni hatırlatan samimiyetiyle, Mem û Zîn’i kıskandıran aşkıyla ve mütevazı, özgürlüğe sırılsıklam âşık, yarı aç, yarı tok ‘amatör devrimcileri’ ile sevdim.

Ben Van’ı bir Newroz sabahı bir genç kızın dilinden dökülüp, göklere savurduğu zılgıtta, her yıldız kaydığında tuttuğum dileklerde, geceleri ay ile paylaşılan tüm yasaklı duygularla, umuda olan sonsuz inançla sevdim. Ceylan bakışlı, badem gözlü, güneşin yoldaşı, ben Van’ı seninle sevdim. Ben tanıdıkça seni, kendimi tanıyarak sevdim Van’ı.

Ben Van’ı karıyla sevdim ve her kar yağdığında yüzünde beliren ince tebessümünle sevdim…

Ben Van’ı en çocuksu yanımla sevdim. Kavgasıyla-sevdasıyla, sevinciyle-hüznüyle, acısıyla-tatlısıyla, ağlamasıyla-gülmesiyle sevdim.

Büyük bir aşk, güç ve inançla teslimiyeti kendi çirkinliğinde bırakıp direnişin güzelliğine erişmiş halde yeniden yaşamı yaratma adına yola koyulmuştu. Ölümler gördü, yakılıp yıkıldı, sürgünlükler yaşadı, uykusuz kaldı, aç-susuz baş koydu toprağa. Ama yenilmedi ve teslim olmadı. “Teslimiyet ihanettir” deyip kaçak aşklar besledi ay aydınlığındaki yüreğinde. Omuzlayıp umudu, direniş zırhını giyerek yürüdü ölümün üstüne.

Burası VAN! Burada sürgündür, yaşamlar ve kaçaktır aşklar. Ama her şeye rağmen özgürdür duyguları ve özgürlüğe akıyor düşünceleri…

Düşler ormanındayım şimdi. Belki de tek gerçek hayallerimdi. Gölgesinden kaçarken her bir ağacın, bakışlarında tutuklanıyorum ayın. Yüreğimin sürgün yanı Van’da, Vakitlerden dolunaya bir kala. Takvimler de hazan diyor…

ShareTweetPin
  • Anasayfa
  • Önder APO
  • ÖZGÜRLÜK ŞEHİTLERİ
  • AÇIKLAMALAR
  • DEĞERLENDİRME
  • GERİLLA
  • Araştırma-İnceleme
  • Galeri

©2020 PAJK Hemû mafên wê parastîne - Ji aliyê Pajk

No Result
View All Result
  • Anasayfa
  • Önder APO
    • Önderlik Perspektifleri
  • ÖZGÜRLÜK ŞEHİTLERİ
  • AÇIKLAMALAR
  • DEĞERLENDİRME
  • GERİLLA
    • Gerilla Anıları
    • Gerillanın Kaleminden
    • Amargi
    • zeynep kinaci
  • Araştırma
  • Galeri
    • Video
  • Kurdi

©2020 PAJK Hemû mafên wê parastîne - Ji aliyê Pajk