• KURDÎ
No Result
View All Result
Pajk - Kürdistan Kadın Özgürlük Partisi
  • Anasayfa
  • Önder APO
    • Önderlik Perspektifleri
  • ÖZGÜRLÜK ŞEHİTLERİ
  • AÇIKLAMALAR
  • DEĞERLENDİRME
  • GERİLLA
    • Gerilla Anıları
    • Gerillanın Kaleminden
    • Amargi
    • zeynep kinaci
  • Araştırma-İnceleme
  • Galeri
    • Resim Galerisi
    • Video
  • Anasayfa
  • Önder APO
    • Önderlik Perspektifleri
  • ÖZGÜRLÜK ŞEHİTLERİ
  • AÇIKLAMALAR
  • DEĞERLENDİRME
  • GERİLLA
    • Gerilla Anıları
    • Gerillanın Kaleminden
    • Amargi
    • zeynep kinaci
  • Araştırma-İnceleme
  • Galeri
    • Resim Galerisi
    • Video
No Result
View All Result
Pajk - Kürdistan Kadın Özgürlük Partisi
No Result
View All Result

Savaş ve Rojava’lı Kadınlar

17 September 2013
in DEĞERLENDİRME
A A
Share on FacebookShare on Twitter

Tekoşin Ozan

Savaşların en çok kadınları etkilediği, savaştan en çok kadınların zarar gördüğü genel bir görüştür. Neden? Çünkü kadınlar ve çocuklar toplumun en savunmasız kesimleridir. Savaşın aktörleri değil, gönülsüz ve zorunlu katılımcıları olarak en kolay hedefi ve kurbanı olurlar. Savaş, egemen erkek karakterinin kendini konuşturma alanıdır. Kadınlar savaştan nasıl korunur? sorusunun karşısında binlerce yıllık erkek egemen sistemi vardır. Böyle de olsa sormak ve cevabını aramak lazım. Kadınlara bu kadar zarar veren bu sistemin aynı zamanda kadınları koruduğunu düşünemeyiz.

Sistemin dışına çıkarak düşünmek gerekir. Kadınlar kendi kendilerini koruyabilirler mi? Evet koruyabilirler. Örgütlenen ve savunma mekanizmalarını geliştiren kadınların neler yapabildiklerine en iyi örnek; özgürlük hareketimiz içerisinde şekillenen özgür kadın ordusu ve hareketidir. Dünyada kadınların öz savunma güçlerinin olması günümüzde nadir olan bir durum ancak giderek geliştiğini ve aslında tarihsel alt yapısının da güçlü olduğunu ifade etmek lazım. İnsan hafızasının çok gerilerine itilmiş olsa da bir zamanlar kadınların kendilerini koruduğunu, ekonomik, sosyal ve güvenlik açısından bağımlı olmadıklarını biliyoruz. Yakın tarihlere kadar, korkusuz, direnişçi kadın tipleri kalmıştır. Kürt kadınlarının tarihinden bir iki örnek; Kela Dımdımê kadınlarının direnişi, Kara Fatma, Zarife gibi kadınlardır. Evrensel bir hakikat olan; her canlının saldırılara karşı kendini savunma refleksinin işlemesi elbette kadınlar için de geçerlidir. Ne savaşlara mahkum olmak ne de savunmasız kurbanlar olmak revadır kadınlara.  Ancak hem öldüren hem de koruyan pozisyonuna giren egemen erkek gerçeği, kadınların savunma reflekslerini köreltmiştir. Savaş dehşetinde, kadınların yaşadığı faciadır.

Günümüzde Ortadoğu’da artık günübirlik olaylar haline gelen katliam tabloları ağırlıklı olarak toplumsal yaşamın en canlı olduğu mekanlarda gerçekleşiyor. Alış-veriş merkezlerinde, günlük yol güzergahlarında, mahalle aralarında yani kadınların ve çocukların en fazla bulunduğu alanlarda. Dogmatik, fanatik,  yozlaşmış İslami hareketlerin ve istihbarat örgütlerinin savaş meydanı dedikleri yerler buralar. Er meydanları! Erkek egemen karakterin en vahşi yüzünün ortaya serildiği meydanlar…kadınların ve çocukların arkasına gizlenen eli silahsız savunmasız bedenleri siper almış namertler meydanı….. Her iki taraf açısından da önemli olan, karşı tarafı geriletmek, zafere! ulaşmak.. Arada parçalanan bedenler, yitirilen canlar; soğuk yürekli adamların defterlerine listeledikleri sayılar sadece.

Savaşın yönlendiricilerinin siyasal, ekonomik, coğrafik gasplarından önce savaş meydanındakilerin neyi ele geçirmeye çalıştığına da bakmak lazım. Dünyanın gündeminde olan savaş mevcut durumda Suriye savaşı. Suriye de çeteler ele geçirdikleri mahallelerde zafer duygularını nasıl tatmin ediyorlar?  Birçok insanın şahit olmadan inanamayacağı, insanlık hala böyle şeyler yaşıyor mu dedirtecek cinsten olaylar yaşanıyor orada. Rejim güçleri; çetelere yönelmek adına halkın yerleşim alanlarına havadan karadan saldırırken, çeteler de aynı biçimde karşılık veriyor. Bir alanı kim ele geçirmişse orada onun sözü geçiyor, her şeyi o belirliyor. Çeteler bir mahalleye bütün güçleriyle yüklenirken öncelikli hedefleri siyasal kazanımlar değil, savaş ganimeti oluyor. Savaşa böyle motive oluyorlar. Lojistik ihtiyaçlarını ve savaşta azmış güdülerini bu ganimetlerle karşılıyorlar. Halep’te ve diğer şehirlerde halk bu gerçeği dehşet içinde yaşıyor. Bu vahşete kurban olmamak için Kürtler bütün güçleriyle savunma mevzilerini güçlendirirken, Araplardan kaçabilenler kaçtı. Rojava’ya kaçanlar en şanslıları. Çeteler ele geçirdikleri mahalleleri kendi aralarında parselliyorlar. Mahallenin şu evinden şuraya kadar senin, buraya kadar benim diyorlar. Parselledikleri alan içindeki canlı cansız her şeyi kendilerine ait görüyorlar. Evlerin içindeki malzemeler, erzaklar, ziynet eşyaları, paralar, çocuklar ve elbette ki kadınlar. Her şey ve herkes o kişinin malı haline geliyor. Hangi yüzyılda olursak olalım bir kez daha ortaya çıkıyor ki, savaşlar ganimet kültürü üzerine inşa ediliyor. Savaşçılar ganimet isteğiyle motive oluyor. Savaşlarda ele geçirilen alanların önce kadınlarına sahip olunuyor, iktidar şehveti önce kadınlar üzerinde tatmin ediliyor. Kadınlar artık o kişinin malı haline geldiği için ister vuruyor ister tecavüz ediyor. Halep’te binlerce kadın bu biçimde çetelerin malı! haline geldi, tecavüz edildi, keyfi olarak öldürüldü.

Savaşın bu yüzü Rojava’ya girmedi. YPJ ve YPG güçleri çetelerin Rojava’ya girmesine izin vermedi. Direniş devam ediyor. Rojava’da kadınlar savunma güçlerinin tüm birimlerinde hem özgün hem de karma güçlerde yer alıyor, en alttan en üste kadar tüm birimlerde aktif rol oynuyorlar. Taktik komuta gücünde ve direniş mevzilerinde önemli başarılar sağladılar. Suriye’nin büyük şehirlerinde yaşanan ve en son bazı Kürt köylerine saldırarak kadınlara tecavüz eden, insanların kafasını kesen, cenazelerin iç organlarını yiyen, minicik Kürt çocuklarının boğazına ipin ilmiğini geçirip köprülerden fırlatan bu canavarlardan halkı ve kadınları korumak için bütün güçlerini seferber ediyorlar. Fanatik gözü dönmüşlerin İslamiyet adına fetva vererek bunları yapması, kadınların yaşamın her alanının dışına itilmesi gibi amaçları kadınların direniş kararlılığını güçlendiren gerekçeler oluyor. Bu çeteler ne adına hareket ederlerse etsinler insanlık adına tam bir laneti yaşıyorlar. Ortadoğu’nun en lanetli yüzü. Bu tablodan anlaşılıyor ki, Ortadoğu insanlığın beşiği olduğu kadar, günümüzde dünya lanetinin de merkezi haline gelmiştir. Ama bu lanet kutsal özgürlük değerlerini alt edemiyor, edemeyecektir. Rojava’da kadınların öncülük ettiği direniş, insanlığın ahlaki ve vicdani değerlerine dayanarak yükseliyor. Çetelerin Rojava’da başarılı olamamasının nedeni budur. Aynı zamanda kadınların kendilerini ve halklarını koruyabilme gücü, erkeklere bağımlı olmadıklarının da kanıtı olmuş ve tüm bölge kadınlarına ve dünya kadınlarına emsal teşkil etmiştir. Komşu Arap, Asuri ve Ermeni halklarıyla ve kadınlarıyla özgür yaşam dayanışması giderek güçlenmektedir.

Rojava’da YPJ ve YPG güçlerinin mücadelesi savaş değil, saldırılara karşı direniştir. Bu nedenle yıkım değil, korunma, ortaklaşma, özgür yaşamı inşa gerçeği hakimdir. Bir yandan direniş sürerken diğer yandan tüm halkların ve kadınların barış ve özgürlük içerisinde yaşayacağı alanlar inşa ediliyor. Kadınlar hem mevzilerde savunmayı güçlendiriyor hem de kadın ve halk meclislerinde toplumsal sorunların uzun vadeli çözümlerini geliştiriyor. Özgün kadın akademilerinde zihniyetin özgürleştirilmesi çalışmalarını yürütüyor. Siyasal kurumlarda ve diplomasi çalışmalarında karma ve özgün olarak aktif yer alıyor. Devrimin sanatını inşa ediyor, her şeye rağmen şarkı söylüyor ve ruhlarını özgür bırakıyorlar. Rojava’da kadınlar özgüveni inşa ediyorlar.  Tüm halkların birlikte barış ve dostluk içerisinde yaşama anlayışını inşa ediyorlar. Savaş vahşetinin, kadın düşmanlığının, toplum kırımcılığın kader olmadığı anlayışını inşa ediyorlar. Özgür toplum, özgür kadın gerçeğini inşa ediyorlar. Bu nedenle yüreğimiz Rojava’da atıyor. Rojava’yı ne kadar sahiplenir, yükünü omuzlarsak Rojava’da gerçekleşen devrim o kadar bizim de özgür geleceğimiz olacaktır.

 

 

ShareTweetPin
  • Anasayfa
  • Önder APO
  • ÖZGÜRLÜK ŞEHİTLERİ
  • AÇIKLAMALAR
  • DEĞERLENDİRME
  • GERİLLA
  • Araştırma-İnceleme
  • Galeri

©2020 PAJK Hemû mafên wê parastîne - Ji aliyê Pajk

No Result
View All Result
  • Anasayfa
  • Önder APO
    • Önderlik Perspektifleri
  • ÖZGÜRLÜK ŞEHİTLERİ
  • AÇIKLAMALAR
  • DEĞERLENDİRME
  • GERİLLA
    • Gerilla Anıları
    • Gerillanın Kaleminden
    • Amargi
    • zeynep kinaci
  • Araştırma
  • Galeri
    • Video
  • Kurdi

©2020 PAJK Hemû mafên wê parastîne - Ji aliyê Pajk