Dicle ARYA
Kürdistan Kadınlar Topluluğu (KJK) Koordinasyon Üyesi Leyla Agiri, Kadın hareketi olarak geliştirdikleri sistemin, kapitalist sistem açısından tarihsel bir kırılma noktası olurken, Ortadoğu halkları ve kadınlar açısından yeni sistem arayışlarına cevap olacak bir çıkışın kazandığını belirtti. Agiri, kadın devriminin Kürt kadının öncülüğünde geliştiğini, bulundukları yüz yılın bir kadın yüz yılı olacağını gösterdiklerini ifade etti. Kürdistan Kadınlar Topluluğu (KJK) Koordinasyon Üyesi Leyla Agiri ile yaptığımız röportajı sizinle paylaşıyoruz.
1-Kadın Hareketi Açısından 2014 Yılı Nasıl Geçti ve Ne Tür Gelişmeler Yaşandı?
‘Özgür Kadın Hareketi, Yeni Sistem Arayışlarına Cevap Olacak Bir Çıkış Kazanmıştır’
Kadın hareketi olarak mücadele tarihimiz açısından en çarpıcı ve tarihi anlamlara sahip gelişmeleri yaşadığımız bir yılı geride bıraktık. Kadın hareketi olarak en hızlı ve kapsamlı gelişmeleri yaşadığımız bir yıl oldu. 2014 yılı genel olduğu kadar kadın açısından da Ortadoğu’daki paradigmasal ve sistemsel kilitlenme kadar çıkış olasılıklarını ve çözüm seçeneklerini de çok açık ortaya koyan bir nitelikte geçmiştir. Kapitalist sistem açısından tarihsel bir kırılma noktası olurken Ortadoğu halkları ve kadınlar açısından da yeni sistem arayışlarına cevap olacak bir çıkış kazandırmıştır. Kadın özgürlük hareketimiz 2014 yılını zihinsel ve sistem inşası temelinde ele almış, bu temelde önemli gelişim ve kazanımları elde etmiştir. Bu kazanım ve gelişimler sadece Ortadoğu’da değil dünyada değişim ve dönüşüm mücadelesinde hareketimiz öncü güç haline getirmiştir. En son Kobane şahsında ortaya konulan direniş gücü ve iradesi kadın özgürlük mücadelemizi Kürdistanileştirmiş, Ortadoğulaştırmıştır.
‘21. Yüzyıl Kadın Yüz Yılı Olacak’
Rojava Devrimi ile tek yanlı, iktidarcı, erkek egemenlikli tarih yapımı kırılmış, kadınlar ve halklar adına özgür bilinç ve iradenin gelişimine dayalı çözüm gücü hız kazanmıştır. Bir kadın devrimi olarak gelişen Rojava devrimi, tüm kadınlar ve Ortadoğu halkları başta olmak üzere dünya halklarına da gelecek umudu, çözüm ufku aşılamıştır. Bu anlamda kadınlara ve topluma yeni bir ruh ve esinti kazandırmıştır. Bu devrimci çıkış aynı zamanda kadın hareketinin Ortadoğu ve dünya dengelerine karşı kadın dengesini kurarak katılması ve dünya siyasetini değiştirici ve dönüştürücü öznel varlığı olarak var olmasıdır. Önderliğimiz,” 21. Yüzyıl kadın yüz yılı olacak” demişti. Tasarlanan, hayal edilen kadın devrimi Kürt kadının öncülüğünde gelişiyordu. Bu anlamda Rojava’da kadının geliştirmiş olduğu kazanımlar tarihsel ve devrimsel olup alternatif bir dünyanın mümkün olduğunun ilanı ve modeli olmuştur. Tüm dünyada kadın şahsında açığa çıkan alternatif sistem gücü içinde bulunduğumuz yüz yılın bir kadın yüz yılı olacağını göstermiştir. Bu iddia, kararlılık ve örgütlülük temelinde gelişen 8 Mart 2014 eylem ve etkinlikleri büyük bir anlama sahiptir. Başta Kürdistan olmak üzere Ortadoğu ve dünyada gelişen eylem ve etkinlikler kadınların büyük özgürlük çıkışının eylemi olmuştur. Bu eylem ve etkinliklerle netlik kazanan, bir yanda da Rojava ile başlayan kadın devriminin gittikçe Ortadoğu’ya yayılmasıdır.
‘Eş başkanlık sistemi önemli bir vizyon kazanmıştır’
Bu kalıcı değerler ve demokratik hamle sürecinin yarattığı atmosferle Bakur’e Kürdistan’da yerel seçimlere girdik.2014 yerel seçimini farklı kılan diğer bir yan ise, Önderliğimizin yerel seçimlerde geliştirdiği eş başkanlık sistemi olmuştur. Bu gelişim özgürlük hareketimize sadece Ortadoğu’da değil dünyada da önemli bir vizyon kazandırmıştır. Eş başkanlık sistemi demokratik siyaset alanında devrimci değişimi ifade etmektedir. Kadın özgürlüğü açısından dünyada bir ilki ifade eden eş başkanlık sistemi, dünya tarihi açısından çağın kadın aydınlanmasının, devriminin ve toplumsal değişimin önemli gelişimlerinden biri olmuştur. Bu gelişimin Kürt kadınları başta olmak üzere, Türk Arap, Süryani, Ermeni kadınlarını demokratik siyasete katılımlarını teşvik edip, güçlendirmiştir.
‘YPJ, Kadınların Mücadele Gücü Ve İradesidir’
2014 yılı kadına dönük saldırı ve yönelimlerin de süreklilik kazandığı bir yıl olmuştur. Kürt kadının Rojava devrimiyle gerici, sistemin bile baş edemediği çeteci güçlere karşı geliştirdiği zihni ve askeri mücadele karşısında dünya güçleri şaşkınlık içerisinde kalmıştır. YPJ öncülüğünde sergilenen öz savunma direnişi tüm kadınlara büyük bir güç ve mücadele azmi aşılamıştır. İŞİD çetelerine karşı başta Rojava olmak üzere, Şengel, Kerkük, Mahmur’da, YJA-STAR, YPJ, HPJ güçlerinin ortaya koyduğu öz savunma direniş iradesi, kadınların direniş cephesinin geliştirilmesine zemin olmuştur. Kadınlar öz savunma perspektifi temelinde kendini eğitmenin ve örgütlemenin çabasını bu yılda daha fazla geliştirmenin arayışı ve çabası içinde olmuştur. Musul, Şengal katliamları ve en son Kobane kuşatmasıyla bir kez daha açığa çıkan bu örgütlülüğün kaçınılmaz olduğudur. Örgütlü kadın gerçeği, örgütlü halk gerçeği en güçlü mücadele gücü ve iradesidir. Kobane, YPJ şahsında bu iradenin yeniden sınandığı ve başarıyla yükselişe geçtiği zaman ve mekândır. Kürt kadını öncülüğünde gelişen bu direniş, kadınlara toplumsal yaşamda önemli bir güç ve güven aşılamış, Ortadoğulu kadınlar açısından ortak örgütlenmelerin, eylemliliklerin ve platformların geliştirilmesine neden olmuştur. Bu amaç temelinde Bakur’e Kürdistan’da gelişen 1. Ortadoğu Kadın Kıta Konferansı, kadının yaşadığı sorunları özelde de IŞİD şahsında örgütlü geliştirilen kadın katliamlarını, köleleştirme politikalarını çok yönlü ele alıp değerlendirmiş, bunun karşısından kadınların ortak mücadele cephesini geliştirmenin karar ve planlamasına ulaşmıştır.
Kadınlar, Önderlerinin Özgürlüğü İçin Mücadelelerini Yükseltiyor
Geride bıraktığımız yılın önemli bir çalışması da, kadın hareketi olarak gerçekleştirdiğimiz 6. KJB Kurultayımızda bir kez daha Reber APO’nun yaşamını, sağlığını ve özgürlüğünü kadınlar olarak olmazsa olmazlarımızdan ele alarak, ‘Kadınlar Önderliği ve Özgürlüğü İçin Eylemde’ kampanyasının kararını aldık. Bu kampanya Önderliğimizin etrafındaki çemberi hiç kesintisiz yürüten Gladyo politikalarına karşı, Önderliğimiz şahsında Kürt halkı için somutlaşan ‘sağlık, güvenlik, özgürlük’ sağlama temelinde önemli bir eylem ve etkinlik içinde devam etmiştir. Kadınlar, toplumun özgür geleceği açısından özgür yaşam perspektifini yaşamın tüm alanlarında sisteme dönüştürerek, Önder APO’nun koşullarını düzeltme mücadelesini yükselterek süreklilik kazanmıştır.
2-Kadın Hareketinin Demokratik Ulus Ve Özerklik Çalışmalarındaki Rolü Ne Oldu?
Kadınlar KJK İle Demokratik Konfederal Sistemi Geliştirecekler
Kadın hareketi olarak geldiğimiz aşamada toplumsal sorunların aşılması kadar kadının ihtiyaç ve taleplerine cevap olacak bir yapılanmayı geliştirmenin gerekliliği temelinde kendi sistemimizi ele aldık. Gerçekleştirdiğimiz 7.Özgürlük Kurultayımızla Demokratik Ulus, Demokratik Özerklik perspektifinin kadın özgürlüğüne dayalı bir zihniyet ve sistemsel yapıya dayandırılması üzerinde kararlaşmış, bu temelde 7. Olağan Üstü Kurultayımızda yaptığımız tartışmalar ve ulaştığımız sonuçlarla yeni dönem örgütlenme sisteminde KJB’nin kendini dönüştürerek, Komelen Jinen Kürdistan (KJK) olarak yapılanması kararına ulaştık. İlanı yapılan KJK’nin, demokratik ulus perspektifi temelinde kadının demokratik konfederal sistemini geliştirmeyi amaçlamaktadır. Kadın iradesini, gücünü demokratik ulus perspektifi temelinde örgütleyerek, toplumsal iradeyi geliştirmenin ve bunu sisteme dönüştürmenin çabasını gösterecektir.
Kadınlar Demokratik Ulus Perspektifini Derinleştiriyor
Ortadoğu’da en temel ve dinamik bir güç olan kadın özgürlük hareketimiz, Önderliğimizin geliştirmiş olduğu demokratik ulus perspektifi temelinde ‘ÖZGÜR KADINLA DEMOKRATİK ULUSA’ şiarı temelinde gelişen toplumsal inşa hamlesi derinleştirilerek süreklilik kazandırılmıştır. Demokratik ulus perspektifini yaşamsallaştırma temelinde toplumsal alanda kadın özgürlük mücadelesini büyütmeyi amaçlamış ve bu temelde önemli bir zemin ve atmosfer oluşturmuştur. Kürt kadın hareketleri her alanda devletçi, iktidarcı ve cinsiyetçi zihniyet ve yapılanmalara karşı mücadeleyi radikalleştirme ve örgütlü mücadeleyi her alana yaymayı esas alan bir örgütlülük içinde olmuştur. Rojava’da kadının kendi özerk sistemini geliştirme çabaları diğer parçalarımız açısından güç kazandırmıştır. Başta demokratik siyaset, öz savunma ve ekonomi alanları olmak üzere demokratik ulus boyutları temelinde gelişen inşa çalışmaları kadınları özgürlük ilkeleriyle yeniden buluşturarak, demokratik çözüm hamlesinde öz gücünü ve iradi duruşunu ortaya koyacak bir mücadele sürecinin geliştirilmesine yol açmıştır. Bu temelde kadın toplumsallığını geliştirmenin arayış, çaba ve mücadelesine ivme kazandırmıştır.
3-Kadın Hareketinin Yaşanan Saldırılar Karşısında Üstlenmiş Olduğu Misyon, Örgütleme Düzeyi Nasıldır?
IŞİD Şahsında Kadına Tekrar Köleliği Dayatıyorlar
Dünyada yaşanan kadın katliamları özünden ve hızından bir şey kaybetmeden devam ediyor. Bugün de Ortadoğu’da yaşanılanlar adı tam konulmasa da üçüncü dünya savaşıdır. Ve bu savaş da en fazla kadını vurmaktadır. Bu savaş, bu katliamcı zihniyet bugün de yeni kapsam ve korkunçluğu ile IŞİD çeteleri şahsında somutlaşmaktadır. Egemen erkek ideolojisinin temel araçları olan dincilik, milliyetçilik ve cinsiyetçilik silahıyla kuşanan IŞİD çeteleri kadın şahsında tüm toplumsal değerlere saldırmaktadır. Saldırdıkları, ele geçirdikleri her yerde ilk başta kadına dönük ‘fetva’ çıkarmaktadırlar. Musul, Şengal şahsında şuna da tanık olduk; binlerce Türkmen, Asuri ve Kürt kadınları kaçırılarak pazarlarda satıldı, binlerce kadına tecavüz edildi. Kadına tekrardan dayatılan köleliktir. Kadını erkeği, toplumu da devletin kölesi haline getirmek istiyorlar. Kadınların, dolayısıyla toplumun geleceği tehdit altındadır. IŞİD şahsında pervasızlaşarak atağa geçen ERKEK TERÖRÜ ’ne karşı kadın özgürlük hareketimiz olarak başta öz savunma alanı olmak üzere kendimizi tüm alanlarda örgütlü güç haline getirmenin mücadelesini radikalleştirmeye çalıştık.
‘Arin Mirkan Yoldaş Şahsında Ortaya Konulan Direniş İradesi Kadınlara Güç Aşılamıştır’
Ortadoğu’daki çatışmalı ve savaş durumu derinleşerek devam edecektir. Bu açıdan kendisini öz savunma alanında en fazla örgütlü güç haline getirmesi gereken kadınlar olmaktadır. Kürt kadının sömürgeciliğe, kadına karşı her türlü saldırı ve yönelim karşısında meşru savunma gücü ve örgütlülüğü olan YJA-STAR, kadın özgürlük mücadele tarihimizde kadın açısından önemli değerleri açığa çıkarmıştır. Kürt kadının toplumsal mücadele tarihini şekillendirmiş, toplumsal alanda kadının öz savunma gücüne ve örgütlülüğüne kavuşmasına yol açmıştır. Öz savunma açısından önemli bir örgütlülük düzeyi açığa çıkmıştır. Kadının meşru savunma gücü, ulusal sorun çözüldüğü takdirde de varlığına devam edecektir. Egemen erkek saldırıları devam ettiği sürece, kadının öz savunma alanındaki örgütlü duruşu sürecektir. Kadının öz savunma tarihinin en örgütlü, donanımla gücü olan YJA-STAR geldiğimiz aşamada daha fazla toplumsallaşma ihtiyacı ile karşı karşıyadır. Buna cevap olacak bir örgütlülükle çalışmalarını yeniden ele alıp, değerlendirmektedir. Toplumsal alan örgütlenmesini ve mücadele tekniklerini inşa etmeye çalışmaktadır. Sadece Kürt kadınları açısından değil, Ortadoğu kadınları açısından da öz savunma bilinci ve örgütlülüğünü geliştirme çabalarını göstermektedir. YPJ, bugün toplumsal alanda tüm kadınları etkilemekte ve ortak mücadele zeminlerinin güçlendirilmesine yol açmaktadır. Kobane direnişi bu zeminleri daha da güçlendirmiştir. Arin Mirkan yoldaş şahsında ortaya konulan direniş iradesi ve gücü tüm kadınlara güç aşılamıştır. Bu direniş, toplumsal alanda kadının kırılan direncine yeni direnç oluşturmuş, bu anlamda yeni bir direniş ruhu, azmi ve kararlılığı aşılamıştır. Kürdistan’dan Avrupa’ya kadar dünyanın dört bir yanı bu direnişten etkilenmiştir. Kadın hareketi olarak açığa çıkan bu gelişim ve sonuçları da ele alarak, Kürdistan’da kadın sistemini kurarak öz savunma gücü oluşturacağız. Hem silahlı öz savunma gücü, hem kadın toplum sistemi ile kuruluşu sağlanan öz savunma mekanizmasının kadın özgürlük gelişiminin güvenliğini alacak ve kadına yönelik saldırıları engelleme ve aşma açısından toplumsal mücadeleyi güçlendirecektir. Öz savunma örgütlenmesine ağırlık verilerek egemen erkek ve kapitalist modernite çelişkisini toplumsal alanda kadın öz savunma modelleri ile açığa vuran ve çelişki ile çatışmalı araçlarını geliştiren pozisyonları güçlendireceğiz.
4-Kadın Hareketinin 2015’teki Ön Gördüğü Perspektif Ne Olacak?
Bütün Alanlarda Örgütlenmeler Devam Edilip, Alternatif Bir Yapılanma Olacak
2014 yılının kazanımlarını kadın hareketi olarak ele alıp, değerlendirmekle birlikte gelecek açısından önemli planlamalara ulaştık. Öncelikli olarak, kadın sistemini inşa etme çalışmalarının örgütlü bir biçimde yürütülmesi esas çalışmamız olacaktır. Demokratik ulus sistemi içinde kadının özerk sisteminin inşa çalışmalarını başarılı bir biçimde yürütmeyi esas alarak, kadının öz savunmasını buna dayandıracağız. Kadın toplumsallığını demokratik ulus perspektifi temelinde geliştirmenin örgütlü çabasını derinleştireceğiz. Kadın toplumsallığını geliştirme açısından komün, meclis, kooperatif, akademi çalışmaları temel gündemlerimizden olacaktır. Başta ekonomi, öz savunma, diplomasi olmak üzere inanç alanına dayalı örgütlenmelere da ağırlık vereceğiz. Ortadoğu’nun derin yarası haline getirtilen mezhepsel sorunları, demokratik inanç anlayışı temelinde gidermenin çabasını bu alanda geliştireceğimiz örgütlenmeler ile esas alarak, bu alanda da alternatif bir yapılanma içinde olacağız.
‘Jineoloji Örgütlülüğünü Geliştireceğiz’
Rojava devrimi ile başlayan kadın devrimini Ortadoğu’da yaygınlaştırmanın mücadelesini süreklileştirerek, dünyada da kadın devrimini gerçekleştirmeyi hedeflemekteyiz. Ortadoğu açısından temel bir ihtiyaç olan Kadın Rönesansı’nı gerçekleştirme temelinde, kadın aydınlanmasını kadın kurtuluş ideolojisine dayalı geliştirerek, jineoloji örgütlülüğünü geliştireceğiz. Kadın açısından tüm kimlikleri, renkleri kapsayacak bir örgütlenme çabası ile hareket edeceğiz. Kürt Ulusal Kadın Konferansını ve Dünya Kadın Kurultayı’nı da gerçekleştirmeyi hedeflemekteyiz. Kadın açısından demokratik hamleleri her alanda geliştirmenin politikasını esas alacağız.2015 yılı bu anlamda kadının özgürlük mücadelesi açısından güçlü atakların, hamlesel çıkışların yaşanacağı bir yıl olacaktır.
‘Bu Yıl Önderliğimizle Özgürce Buluşma Yılı Olacaktır’
2015 yılında temel bir çalışmamız da Önderliğimiz için geliştirdiğimiz, ‘Kadınlar Önderliği ve Özgürlüğü İçin Eylemde’ kampanyasını yeni yöntemlerle süreklileştirilmesi olacaktır. Daha sonuç alıcı yöntem ve eylemliliklerle bu kampanyamızı derinleştireceğiz. Bu yılı, Önderliğimizle Özgürce Buluşma yılı yapacağız. Bu iddia ve kararlılıkla başta Kürdistan olmak üzere Ortadoğu ve Avrupa’da Önderlik kampanyamızı örgütlü çabalarla süreklileştireceğiz. Önderlikle kadın ilişkisini tüm kadınlara, topluma tanıtmanın çalışmalarını geliştirerek, Önderlik savunmaları ekseninde bir ilişkilenme, örgütlenme içinde olacağız.
‘Tüm Kadın Kimliklerini Buluşturarak, Ortak Örgütlenmeleri Geliştireceğiz’
2015 yılının eylem hattını güçlü ve yetkin belirlemek önemlidir. ‘Dönemin eylemi inşadır’ yaklaşımı temelinde toplumsal inşa çalışmalarını ağırlık vererek, kadını her alanda eylemci kılmanın çabasını derinleştireceğiz. Yaşanan kadın katliamları karşısında örgütlü mücadeleyi güçlendirerek, daha caydırıcı yöntemlerle eylem geliştirmenin arayış ve çabası içinde olacağız. Kadının toplumsal alanda eylem gücünü, örgütlülüğünü geliştirmenin mücadelesini süreklileştireceğiz. Tüm kadın kimliklerini buluşturarak, ortak örgütlenmeleri daha da geliştireceğiz. Kadın dayanışmasının ve ortaklaşmasının en zirvesel eylemliliğini bu yılki 8 Mart’da ortaya koyacağız. Bu yılki 8 Mart startı Kürdistan olarak belirlendi. Kobane direniş ruhuyla ve devrim kararlılığı ile alanlara akacağız. Dünya kadınlarının buluşmasının görkemini 8 Mart eylemlilikleri ile ortaya koyarak, tüm bu gelişimleri kalıcı değerlere dönüştürmenin mücadelesi içinde olacağız.
2015 yılını kadın yılıyapma temelinde kadın özgürlük mücadelesini her alanda yaygınlaştıracağız. Özgür ve demokratik bir gelecek inşa etme kararlılığı tüm kadınların yeni yılını kutlar, özgürlük mücadelesinde başarılar dilerim.