• KURDÎ
No Result
View All Result
Pajk - Kürdistan Kadın Özgürlük Partisi
  • Anasayfa
  • Önder APO
    • Önderlik Perspektifleri
  • ÖZGÜRLÜK ŞEHİTLERİ
  • AÇIKLAMALAR
  • DEĞERLENDİRME
  • GERİLLA
    • Gerilla Anıları
    • Gerillanın Kaleminden
    • Amargi
    • zeynep kinaci
  • Araştırma-İnceleme
  • Galeri
    • Resim Galerisi
    • Video
  • Anasayfa
  • Önder APO
    • Önderlik Perspektifleri
  • ÖZGÜRLÜK ŞEHİTLERİ
  • AÇIKLAMALAR
  • DEĞERLENDİRME
  • GERİLLA
    • Gerilla Anıları
    • Gerillanın Kaleminden
    • Amargi
    • zeynep kinaci
  • Araştırma-İnceleme
  • Galeri
    • Resim Galerisi
    • Video
No Result
View All Result
Pajk - Kürdistan Kadın Özgürlük Partisi
No Result
View All Result

Sevgili Doğan ailesine…

16 April 2013
in Genel
A A
Share on FacebookShare on Twitter

Paris… Turistlerin büyüsüne kapılıp sokaklarını metrolarını tıka basa doldurduğu bu kent, içinde yaşayanlar için ömür törpüsü. 9 Ocak’a kadar Kürtler için bu tanımlardan biri geçerli idi. Ama o tarihten sonra Rojbin yoldaşımızın alçakça katlinden sonra Paris Kürtler için başka bir şehir oldu.

 

  Rojbin yoldaşımızın her gün şaşmaz disiplini ve çalışma aşkıyla gidip geldiği büro artık bir kutsal mekan, Paris artık bir kavga şehri oldu. İnsanlar 12 Ocak’ta sokaklarını ekmek kavgası için ya da turistik bir gezi için değil, onur kavgası için hınca hınç doldurdu.  Bu sizin canınızdan çok sevdiğiniz, gözünüz gibi koruduğunuz Fidan’ınızın, Rojbin’imizin emeği sayesinde oldu.

O’nun dervişane sabrı ile giriştiği her işte sonuç alışı, devrimci yaşamın ölçülerini alabildiğine sade sergileyişi, genç yaşına rağmen olgun, olgun olmasına rağmen bir çocuk kadar saf oluşu, düşünürken duyumsayabilmesi, duyumsarken düşünebilmesi her yeni güne yeniden doğmuş gibi coşkuyla başlaması sayesinde oldu. Hayat karanlık ve aydınlığın savaşıdır, ayrıntılarda gizlidir, küçük şeylerin birikip büyük anlamlara dönüşmesidir, sonsuz bir akışkanlıktır. Bu tanımların hepsi Rojbin yoldaşımıza uyuyor. Onun savaşında aydınlık gülüşü kazandı, o en basitinden en karmaşığına giriştiği her işi büyük amacına giden yolda bir köşe taşı olarak gördü ve öyle çalıştı, yüreğini herkese pay etti. Yüreğini herkese pay etmişti ya şimdi Rojbin’in bir parçası bizlerle. Ne de kocaman yüreği varmış kızınızın. Bu nasıl bir sevgi bağı imiş ki Paris, Amed ve Elbistan arasındaki mesafeleri kaldırdı.

İnsanın, insanın kurdu olduğu, herkesin herkesle savaş halinde olduğu, her şeyin anlamını yitirdiği Avrupa’da bu soğuk kıtada Rojbin ‘başka bir dünya mümkün’ diyenlere katıldı.  Partiye çok genç yaşta katılmasına rağmen aldığı her görevi başarıyla yürütmesi bundandı. Katılımından yıllar sonra kavuşabildiği dağlarda yaşamla bütünleşmesi, şimdi eğitim gördüğümüz akademi bünyesinde gördüğü eğitimden sonra yeniden görevlendirildiği Avrupa sahasında çalışmalara daha aktif ve coşkulu katılması bundandı. Rojbin yoldaşımız ister uzun ister kısa olsun birlikte çalışma yürüttüğü, selam verdiği her insanda varlığıyla olduğu gibi yokluğunda da derin izler bıraktı. Kandil’de bir gerilla, Frankfurt’da, Stuttgart’ta bir yurtsever, Strasbourg’da St. Maurice kilisesi papazı, Korsika’da bir anarşist, Avrupa Parlamentosu’nda bir diplomat. Bunlardan kime sorsanız Fidan Doğan deyince olgun, ölçülü, güler yüzlü, sabırlı genç ve yaşama yaraşır bir kadın diye tarif eder O’nu. Rojbin’in başka bir dünya mümkün düşü bu insanların hepsini onu yitirmenin acısında birleştirdi. Rojbin’in 30. Doğum gününü Amed’de milyonlar kutladı. İşte Rojbin bunu başardı. Bizler yoldaşımızla gurur duyuyoruz.   Sizler de kızınızla ne kadar gurur duysanız azdır.

Bunlar teselli sözleri değil. Bu dünyada insan hayatından daha değerli bir şey olmadığı bildiğimiz içindir ki sürüyor direnişimiz. Sadece can yoldaşımızı yitirmenin tarifsiz acısı karşısında hayata Rojbin gibi tutunabilmenin, kavgaya onun gibi katılabilmenin zorluklar karşısında onun kadar sabırlı olmanın gerekçeleri. Bu alçak saldırının failleri daha şimdiden yenildi. Bu böyle biline. Öfkemiz büyük. Adaletten yiğitlikten nasibini almamış katillerin yakasına yapışmayı bileceğiz. Öfkemiz önümüzü görmemizi engellerse şayet Rojbin’in adalet duygusunu ve Selin’e olan karşılıksız sevgisini aklımıza getireceğiz.

İnsan yüreği bir deniz imiş Ondan öğrendik. İnsanları Rojbin gibi seveceğiz, yürek bir derya ise binlerce milyonlarca damla yapacağız her birini. Hayata onun gibi tutunacağız, köklerimizi toprağa öyle bir salacağız ki nerede olursak olalım ülkemiz Kürdistan’ın toprağında tomurcuk verecek Fidanlarımız. Rojbin’in hayatı ‘nerede yaşadığın değil ne yaşadığın önemli’ sözünün özetidir. Tercihi özgür yaşamdan olan bir kadının neleri başarabileceğinin en yalın ispatıdır. İspanya’dan, Korsika’ya, Yunanistan’dan, Kolombiya’ya, Paris’ten Amed’e ve sonra annesinin onu kollarına ilk defa aldığı Elbistan’a kadar esen bu acı rüzgâr onun hüznüdür. Rüzgârlar dinecek elbet, nasıl ki hayat bize bundan önce yitirdiğimiz binlerce yoldaşımızın yokluğun dayanma gücünü verdiyse,Rojbin’in yokluğuna dayanma gücünü de verecek.  Kavgamızı kavgasını ancak böyle sürdürebileceğiz. Ama zaman ve rüzgâr unutturamayacak Rojbin’i. Aştığımız her dağın ardında, başardığımız her işten sonra Rojbin ağız doluşu gülüşü ile karşımızda olacak…

TÜM PAJK MİLİATANLARI ADINA

Zeynep Kınacı Özgür Kadın Akademisi Öğrencileri

Şubat 2013

ShareTweetPin
  • Anasayfa
  • Önder APO
  • ÖZGÜRLÜK ŞEHİTLERİ
  • AÇIKLAMALAR
  • DEĞERLENDİRME
  • GERİLLA
  • Araştırma-İnceleme
  • Galeri

©2020 PAJK Hemû mafên wê parastîne - Ji aliyê Pajk

No Result
View All Result
  • Anasayfa
  • Önder APO
    • Önderlik Perspektifleri
  • ÖZGÜRLÜK ŞEHİTLERİ
  • AÇIKLAMALAR
  • DEĞERLENDİRME
  • GERİLLA
    • Gerilla Anıları
    • Gerillanın Kaleminden
    • Amargi
    • zeynep kinaci
  • Araştırma
  • Galeri
    • Video
  • Kurdi

©2020 PAJK Hemû mafên wê parastîne - Ji aliyê Pajk