• KURDÎ
No Result
View All Result
Pajk - Kürdistan Kadın Özgürlük Partisi
  • Anasayfa
  • Önder APO
    • Önderlik Perspektifleri
  • ÖZGÜRLÜK ŞEHİTLERİ
  • AÇIKLAMALAR
  • DEĞERLENDİRME
  • GERİLLA
    • Gerilla Anıları
    • Gerillanın Kaleminden
    • Amargi
    • zeynep kinaci
  • Araştırma-İnceleme
  • Galeri
    • Resim Galerisi
    • Video
  • Anasayfa
  • Önder APO
    • Önderlik Perspektifleri
  • ÖZGÜRLÜK ŞEHİTLERİ
  • AÇIKLAMALAR
  • DEĞERLENDİRME
  • GERİLLA
    • Gerilla Anıları
    • Gerillanın Kaleminden
    • Amargi
    • zeynep kinaci
  • Araştırma-İnceleme
  • Galeri
    • Resim Galerisi
    • Video
No Result
View All Result
Pajk - Kürdistan Kadın Özgürlük Partisi
No Result
View All Result

GÜNEŞE KOŞAN ÖZGÜR KADINLARIN HİKAYESİ

16 October 2012
in Genel
A A
Share on FacebookShare on Twitter

Sakine Karakoçan

Özgürlük arayışının buluşturduğu güzel in­sanların yaşam ve mücadelelerini yazmak, anlam ver­mek her zaman zor olanıdır. Her birinin yaşama ilk adım atışı, onları soru işaretleriyle karşı karşıya getirdiği an yeni bir baş­lan­gı­cın­da doğuşudur. Her ta­rafı kuşatılmış bir top­lumda yaşayanların çı­kışı, karanlıkları par­ça­layan güneşin ışın­la­rı gibi yayılır. Aynı kaynakta buluşanların, yü­rü­yen­­lerin öyküsü anlamlı ve derindir. Ve onlar ta­rihe yazdılar…

 

O zaman Güneşe koşanların öyküsü, öz­gür­lüğe yürüyen kadınların öyküsü nasıl yazılmalı? Sonbahar, hüznün ayı olduğu kadar yaşam se­vin­ci, umudu büyük olanların direniş ayıdır. Ekim de her ay gibi içinde çok şey barındırır. Ekim ayı ay­nı zamanda darbe ve komploların sonuç almak is­tediği aydır.Özgürlük yürüyüşünde hep zorlu-a­cılı süreçlerin dönemeci olarak ele alındığı gibi di­renişin de yükseldiği, bu temelde sözleşmenin de­rinleştiği aydır. Beritan (Gülnaz Karataş), Azime (Mihriban sa­ran), Gurbeteli Er­­söz, Meryem Ço­­lak, Canda Türk, Ronahi Al­man, Çerkez Helin ve onlarca öz­gür­lük savaşçısının şe­hit düştüğü ay. Kürt, Türk ve Çer­kez kızlarının öz­gür­lük halayına kalk­tığı aydır. Ka­dı­nın ihanete, komp­lolara ve her türlü saldırıya karşı omuz omu­za savaştığı ve onurlu bir duruşu sergilediği bir aydır. Bedeli ağır olsa da özgürce yaşama olan susamışlığın güce, iradeye dönüştüğü aydır. Ekim ayı kendi içinde büyük anlamlarla yük­lü­dür. Bunun için Ekim ayı özgürlük arayışını de­rin­leştirme, sözleşmeyi yenileme ayı olarak da ele alınabilir, tanımlanabilir. Yaratılan değerlerin büyüklüğü kadını yüceleştirerek öz­gür­lük mü­ca­de­le­mi­ze en dönülmez nok­taya getirdi. Bi­ze düşen tarihi ye­niden yazan­la­rın yoldaşlığına la­yık olmak ve on­ların mü­ca­de­le­si­ni yükseltmek ola­caktır.

Beritan, Azime, Gurbeteli, Çerkez Helin ve Meryem arkadaşların arayışı, özgürlüğe ko­şu­su, Kadın Özgürlük Hareketi’nin doğuşu ve yük­se­lişinin adıdır. Her birinin yolculuğa çıkışı ve en­gelleri aşarak Güneş’le buluşması, karanlıkları par­çalayan birer ışındır.

Beritan (Gülnaz Karataş) Yoldaş; özgürlüğe ve dağlara olan sevdasıyla Şekif’in do­ruk­larına ulaşır. Dersim direnişinin yürekli kızı, Zag­roslara ulaş­tığında on­lar­ca kadın yol­­daşıyla geleceğin u­mu­du­nu büyüterek yaşama katılır. Bir Ceylan e­da­­sıyla dağ­lar­la bütünleşir ve iha­net çe­te­le­ri­ne karşı tek ba­şı­na bir ordu gibi savaşır. Dağın görkemine, gör­kem katan direniş ruhuyla Kürt kadının kolay tes­lim alınmayacağının sembolü olur. Ve o bir di­reniş ve yaşam çizgisi olarak beleklere yer e­di­nir. İhanet ve teslimiyete prim vermeyen büyük ko­mutan Beritan’ın çizgisi nasıl savaşılır ve ka­za­nılır kadar, nasıl yaşamalı? Ya bir cevaptır. Be­ritanca yaşamak ve direnmek özgürlük çiz­gi­sin­de ısrardır.

Azime yoldaş; 1980’li yıllarda Muş’un bir kö­­yünde öğretmenlik yaparken, özgürlük sa­vaşçılarıyla tanışır. İlkokulda öğrencilerine ders verirken, yüreği ve beyni başka yerdedir. Bey­nine dolan yoğun düşüncelerin ağırlığı içinde Kürtçe konuşanlara Türkçe ders vermenin an­lam­sızlığını düşünür. Genç ve yaşam dolu güzel öğ­retmen; tarihi yazılmayanların, tarih arayışına ka­tılır. İnkâr edilen Kürdün, kadının tarihini öğ­ren­­­mek için yola çıkar. En ufak bir kıpırdanışın ve düşünce belirlemenin ölümle sonuçlandığı 12 Ey­l­ül sonrası yurtdışına çıkar. 20’yi aşkın kadın yol­­daşıyla Filistin kamplarında bir araya gel­di­ğin­de heyecanlı ve mutludur. Yeni bir yaşam içe­ri­sinde yer alırken, askeri ve siyasi eğitimlerden ge­çer. 2. Kongre’de ülkeye dönüş kararı alınır ve A­zime arkadaş, kongre delegesi olarak sürece ce­vap olmanın derin bi­lin­ciy­le ülkeye dönenler ara­­sın­da yerini alır. Bo­tan’da ilk silahlı pro­paganda grup­ları içinde yer alır. Azi­me yoldaş; gerilla ya­şa­mına anlam biçen ve öz­gücüyle, iradesiyle bir kadın komutan, bir yö­ne­tici olarak zorlu ve engebeli süreçleri aşarak yol­daşlarının güvenini ka­zanır.

Genç öğretmenin bir gerilla komutanı ola­rak mücadeleci du­ru­şuy­la eğiten ve yoldaşlarıyla en zorlu koşulları pay­la­şan bir konuma yük­sel­me­si kolay gelişmedi. O, her zaman eğiten ve ken­din­den katan bir duruşun sa­hibi oldu. Kadının sa­va­şa katılımı ve sa­vaş­ma­sı, bilinç ve birikim is­tiyordu. Ki; Azime yoldaş, bunu kişiliğinde ya­ra­tarak zor olanı başarmanın ilkesine bağlı kaldı. Dö­nemin sorumluluk ve görev bilinci içinde hep ön­de yürüdü. İlkel milliyetçi güçlerin ihanet çiz­gi­­sinin Türk ordu güçleriyle birlikte 1997 ta­ri­hin­de Haftanin de geliştirdikleri Sandviç ope­ras­yo­nu­na karşı, direniş cephesinde günlerce mevzide sa­vaşan onlarca militanın komutanlığını yaparak sa­vaştı. Beritan’nın Şekif’teki direnişi ve du­ru­şu­nu Haftanin cephesinde selamlayan Azime yol­daş, tarihi direnişle nakış nakış işleyenlerdendi. Ana tanrıça topraklarında, ana kültürüne ve ya­şam tarzına susamış kadınların sesi olan Azime’ler, Beritan’lar 1992 ihanetine karşı des­tan­lara konu olan bir duruşun sahibi olurken, ar­dıl­larına yazgısız tarihi yazmalarını emrettiler. Ya­şamın ancak direnişle mümkün olacağını sa­va­şarak öğretiler. Besêle’rin, Zarife’lerin di­yar­la­rın­dan süzülüp gelenler, ardıllarına Zağros’lar da, Haftanin’ler de nasıl yaşanılırı öğrettiler. Bil­ge kadın Gurbeteli, Meryem yoldaş 1997 yılında iha­­net çemberini kırma ve kadın olarak nasıl yaşanılırın cevabını vererek ardılları oldular,

Bilge kadın Gurbeteli; şeyh Saitlerin çiz­gi­siyle büyüyerek üniversite sıralarında hep bu duy­gularla sorgulayan, arayışı olan bir konumda olur. Üniversite sıralarında oturan öğrencelerine ders verirken, olması gereken yeri düşünür. Kürt ka­dınının yürekli du­ru­şu­nu bilgiyle dokuyan Gur­bet­eli, güçlü kalemiyle yaz­dıklarıyla yetinmez, onu derinden etkileyen, ça­­ğıran ana tanrıça top­rak­larına yürür. Toprağına do­ku­nur. Zirvelerinde havayı soluyarak, Güneş’e, yıl­dız­lara daha yakın olur. Zap’ın asi coğrafyasında on­larca kadın yoldaşıyla, ka­dın duruşunu ve kadını işl­er ve derslerde hep bu­nu anlatır. Zap suyuna ba­ka­rak şiirler kaleme alır. Duy­gulu ve yoldaş canlısı ol­duğunu yaşayarak, his­se­derek en sade duy­gu­lar­la anlatır ve anlam biçer. Ta­rihine bağlı, geçmişini sor­­gulayan ve kadın ta­ri­hi­­ni yazmanın en iddialı du­ruşunu sergiler.

Meryem Yoldaş; kimlik arayışında en do­ğru cevabı vermenin adıdır. Ulusal dü­şün­ce­le­rin ilk tartışıldığı 70’li yılların ortalarında ge­liş­me­leri izler ve yer yer içinde yer alır. Tutuklanır Der­sim’de. Bingöl’deki gelişmelere, Malatya ses­siz kalmaz. Malatya’daki sessizliğin bo­zul­ma­sı düşmanı korkutan yöndür. 80’li yıllarda baskı do­ruklarındayken Meryem arkadaş, Avrupa’ya çı­kar. Evli ve bir çocuk annesidir, Avrupa’da kadın, Kürt kimliğine sahip çıkar. Avrupa’nın en­teg­re politikalarına gelmez. Çok sevdiği kızı Şilan’ı ar­kasında bırakırken ülkesine olan sevdasını Şi­la­n’a olan sevgisiyle büyütür. Silahına Şilan adı­nı verir ve günlüğüne Şilan’a olan sevgi ve öz­le­mi­ni yazar. Sevdası büyük olanların tutkuları en­gel tanımaz. Özgür irade ve kimliğin kazanılması sa­vaşımına katılırken, önceliklere önem veren, par­çayı bütün gerçeği içinde gören duruşuyla öz­gür­lük halayına durur.

Şervin Yoldaş, aynı süreçlerde Güney-Ba­tı Kürdistan’da kadına biçilen rolün bilinciyle çalışmalarda yer alır. Okul süreç­lerin­dey­ken gelişen özgürlük mücadelesine karşı taşıdığı sorumluluk, onu erkenden saflara çe­ker. Ailede çok sev­diği ağabeyinin şa­hadeti bu söz­leş­me­sini derin­leş­tirir. O, bir yö­ne­ti­ci ve seç­kin bir kadro ola­rak, kadın için tarihi tartışmaların yürü­tül­dü­ğü, kadın ordu­laş­ma­sı sürecinde en ak­tif katılanlardandır. Özgürlük yürüyüşüne ka­tı­lır­ken, kadın kimliği ve iradesine doğru sa­hip­len­me­nin mücadelesi içinde olur. Kadının kimlik mü­cadelesindeki yerini almasında önemli rol oy­nar. 1. kadın kongresinde hazırlık komitesinde yer alır. Meryem yoldaşla birlikte kongre ha­zır­lık­larında aktif rol alırken, prog­ram ve tüzük hazırlamanın yo­ğun­luğu içinde yoldaşlarıyla tar­tışır. Önderliğin kadına biçtiği ro­lün bilinciyle kadının kendi öz ira­desi ve gücüyle karar gücü ol­ma­sının anlamı üzerinde du­rur­du. Her kadın yoldaşı gibi coşku ve heyecanı gözlerinden oku­nur­du. Artık kadın öz örgütlülük ça­lış­malarına katılacağını derin bi­lin­ciyle sorumluluklarını üst­len­di.

YAJK oluşumunda yer alan Meryem ve Şervin yol­daş­la­rı anarken, özgürlük hare­ke­ti­mi­zin hangi koşullarda, nasıl geliştiğini ve bu ge­liş­me­de rol alan arkadaşların hangi zorlukları gö­ğüs­leyerek günümüze bizleri nasıl ulaştırdıklarını sor­gulamamız gerekir. Yaratılan değerlerin her bir bayan arkadaşın çaba ve emeğiyle büyü­dü­ğü­ne anlam biçerek çalışma, örgütlenmeden geçer. Yalnız katılımdaki duyarlılık ve yüreğin, sevgi­nin büyüklüğüyle yaratılmadı bu değerler. Yıl­la­ra dayanan ve her bir şehi­di­mi­zin kat­kı­la­rıyla sağlanan her gelişmede ka­dının özü ve iradesi or­ta­ya çıktı. Ka­ran­lıkları par­ça­layan birer ışık oldular. O­r­tam aydın­lan­­dıkça top­lu­­ma, halka yan­sıdı. Nasıl bir yaşam, nasıl bir insan ve top­lum gerçekliği sorgulandı. Her biri toplumun ve­ya sistemin koyduğu ölçüler içinde en ideal olan­lar­dı ve yaşamlarını o koşullarda yürütebilirlerdi. Asistan, öğretmen ve yüksek okul mezunu veya öğrenciydiler. Ama Onlar sitemin biçtiği değer yargı ve yaşam tarzını kabul etmediler. İnsanca yaşamın kadının kimlik ve kişilik kazanmasıyla mümkün olacağının bilinci içinde yürüdüler. Dağ­lar, mekân seçilirken; kendilerini kuşatan ka­ran­lıkları çok iyi biliyor ve onun reddi üzerine yeni bir yaşamın yaratıcı gücü olarak zorlukları aşmanın iradesini gösterdiler.

Onlar dağları mekan se­çer­ken, Güneş’e daha yakın ol­du­lar. Her biri yaşamın kaynağına aka­rken; nasıl yaşamalı? So­ru­su­na cevap oldular. Ya­şam­la­rı­nın kısa kesintilerinde geleceği ya­ratmanın emek ve çabası için­de oldular. Hiçbir karşılık bek­le­meden çalıştılar. Sade ve bir o ka­dar da bilge olan Güneşin kız­la­rı, ikircikliğe, kararsızlığa yer ver­meden irade ve özgücün tem­silcileri olarak özgür kadın du­ruşunu sergilediler. Sistemin sun­duğu imkanları, reddederek kü­çümseyerek, onurlu yaşamın sa­hibi oldular. Mücadelenin zorluklarına aldır­ma­dan güzel olanı yaratmanın bilinci içinde top­lum­sal gerçekliği sorguladılar. Neden ve Ni­çin­le­re takılmadan zorlu sınavlardan geçerken başarı kazandılar. Özgür birey gerçekliğini yaşayarak iradi duruşla başarılacağını bizlere öğrettiler. Onlar Kürt kadınlarına öncülük ederek; birer öğretmen, geleceğin yaratıcı gücü olmayı başardılar.

Eğer gü­nümüz ko­şul­larında Kürt ka­dını siyasi are­nada yerini alı­yor ve si­ya­sal mücadele i­çin­de temsilini bu­luyorsa on­lara borç­lu­yuz. Yine öz­gür­lük savaşında en yiğit evlatlarını kaybeden ana­ların başı dik, sabır ve metanet içinde Barış’a çağ­rı yapıyorsa; onurlu duruş sergiliyorsa da­yan­dığı temel şehitlerimizin insanca yaşamak için ver­dikleri mücadelenin görkemliliğinde kay­na­ğı­nı alır. Onlar ölümü küçümseyerek yaşamayı öğ­ret­tiler ve bunu tüm topluma mal ettiler.

Kürdistan’da kendi kimliğinle, kültü­rün­le yaşamazsın, ana dilinle konuşmazsın her şey ya­sak denildiği yerde başladılar, yasaklı ülkenin çocukları olmak istemediler. Bunun için mücadele edilmesi gerektiğini yalnız ardıllarına değil topluma mal ettiler. Eğer bugün Kürt kadını en ön saflarda siyasal demokratik mücadele içinde yer alıyor ve barış için yürüyorsa, savaş kadar barışında an­lamını biliyorsa ve bedeli ağır olan de­ğerlere sahip çık­manın kül­tü­rü­nü taşıyorsa her bir şehidimizin sa­va­şarak yarattığı Ba­rış ve Demok­rasi kültürünün hal­ka mal olma­sın­dandır.

Onlar dağ­la­rın görkem­li­li­ğin­de birer Yıldız ola­rak kaynağa ak­tı­lar savaşarak barışı topluma taşırdılar. Kürt sorunu bugün uluslar arası bir sorun olarak gündeme oturmuş ve belirleyici bir rol oynuyorsa bu Kürt kadının gösterdiği onurlu ve mücadeleci duruşunda ifadesini bulur. Barış içinde kardeşçe bir arada yaşamın ön­cüleri olarak öz­gür­lüğe yürüdüler ve savaşın acı­ma­sız­lığına karşı mev­zi tuttular, barışın an­cak bu temelde sağ­lanabileceğine i­nan­­dılar. Yasaklı ül­­kede yaşan­ma­ya­ca­ğını görerek ya­sak­ları deldiler, ka­dı­nın içinde tu­tul­du­ğu zifiri karanlığı parçalayarak ay­dın­lan­dılar, aydın­lat­tı­lar. Onun için Kürdün Bilge kızlarının, özgürlüğe sev­dalı Türk- Çerkez kızlarıyla buluşmaları te­sa­dü­fü değil, halkların birliktenliğinin, güzel bu­luş­masının adımlarını attılar. Bin yıllardır, halk­lar arasında ekilen düşmanlığın anlamsızlığını öz­gür birlik tenlik içinde bir araya gelerek gös­ter­diler.

Beritan’ların, Azime’lerin, Gurbeteli, Mer­yem, Şervin ve Çerkez Helin yol­daşların öz­gür­lüğe yü­rü­yü­şü­ne, halaya du­ru­­şuna anlam bi­çmek gerek. Barış ve De­mokrasi mü­ca­delesini halk­la­rın özgürlük bay­ramına dö­nüş­türmenin za­ma­nı, Barış ve De­mokrasi kül­tü­rünün ve özgür bir­liktenliğinin derinliğini yakın tarihi geç­mi­şi­miz­de arayarak, geleceği yaratmanın yoğun çaba ve emeğini kendimizde yaratarak; Ekim ayı şe­hit­lerine layık olmayı bilmeli. Zenginliklerle do­lu olan özgürlük mü­ca­delemizin her kesitini, her bir Şahadetin nasıl bir köprü rolü oynadığının bi­lin­ci içinde görev ve sorumluluklarımıza sa­hip­le­ne­rek yerine getir­meyi bilelim.                                                                      

 

 

ShareTweetPin
  • Anasayfa
  • Önder APO
  • ÖZGÜRLÜK ŞEHİTLERİ
  • AÇIKLAMALAR
  • DEĞERLENDİRME
  • GERİLLA
  • Araştırma-İnceleme
  • Galeri

©2020 PAJK Hemû mafên wê parastîne - Ji aliyê Pajk

No Result
View All Result
  • Anasayfa
  • Önder APO
    • Önderlik Perspektifleri
  • ÖZGÜRLÜK ŞEHİTLERİ
  • AÇIKLAMALAR
  • DEĞERLENDİRME
  • GERİLLA
    • Gerilla Anıları
    • Gerillanın Kaleminden
    • Amargi
    • zeynep kinaci
  • Araştırma
  • Galeri
    • Video
  • Kurdi

©2020 PAJK Hemû mafên wê parastîne - Ji aliyê Pajk