Yüreğimde hiç solmayan, zaman geçse de ilk günkü gibi taze kalan sevgimle sizlere merhaba demek istiyorum. Her şeyden önce bilin ki, hiçbir zaman unutmadım. Adınızı anmak bile içimde tarifsiz bir coşkuyu uyandırıyor. Her an, her düşüncede sizinle olmak, sizi düşlemek, yaşadığım zorlu anlarda bile umut ışığım oldu. Bu sevda ne zaman başladı, bilmiyorum; ama hiçbir zaman eksilmedi, hiçbir zaman sönmedi. Hasretinizle yaşadım, hayallerimde hep sizinleydim.
Size olan sevgim, içimde hiç solmayan bir çiçek gibi… Ve bu sevda sadece bir kişiye değil; bir duruşa, bir hayata, bir hakikate bağlılık. Özgürlüğe, onura ve direnişe adanmış bir yüreğin sesidir bu satırlar. Kalemim güçlü değil, bunu siz de bilirsiniz. Ama beni tanıdığınız için, kelimelerim eksik olsa da beni anlayacağınıza yürekten inanıyorum.
Bugüne dek size yazdığım mektupların ellerinize ulaşıp ulaşmadığını bilmiyorum. Büyük ihtimalle ulaşmadılar… Ulaşsalardı, sizden bir ses duyardım, bir iz görürdüm. Ama bu satırların ulaşacağına dair içimde bir inanç var. Ve eğer bu yazdıklarım elinize geçerse, lütfen bilin ki, tarifsiz bir mutluluk yaşatmış olacaksınız bana. Çünkü insan, sevdiğine sesini duyurabilmeyi en büyük kazanım sayar.
Hayatım boyunca birçok şeyle sınandım. Şerefsizce yapılan ihanetler, bazı geri ve pespaye yaklaşımlar kalbimi acıttı elbette. Ama ne olursa olsun, ne yaşarsam yaşayayım, kimse içimdeki yaşama sevincini ve Özgür İnsan, Başkan Apo’ya olan bağlılığımı sarsamadı, sarsamaz da. Bu sevda, bu inanç, en zor zamanlarda bile beni ayakta tuttu.
Sizden gelen haberleri aldıkça, sizin iyi olduğunuzu öğrendikçe kendime geliyorum, moral buluyorum. Çünkü sizin varlığınız, bu yaşamın içinde bana umut olan bir gerçekliktir. Ne kadar yazarsam yazayım, size olan özlemimi dile getirmeye kelimeler yetmiyor. Ama biliniz ki, sevgim, bağlılığım yüreğimde her daim taptaze kalacak. Baharda açan bir çiçek gibi, her gün yeniden canlanacak.
İçimdekileri tam olarak anlatamadığımın farkındayım. Kelimeler bazen kifayetsiz kalıyor. Bu yüzden affınıza sığınıyorum. Yine de satırlarımı kısa bir şiirle bitirmek istiyorum. Ve eğer bu mektubum elinize ulaşırsa, biliniz ki size daha çok yazacağım. Duygularımı, düşüncelerimi sizinle daha çok paylaşacağım.
Çok sevdiğim yoldaşım Sozdar… Senden ayrıldığım o günden beri, içimde tek bir hayal yaşıyor: seni yeniden görmek. Ve biliyorum, bir gün bu hayal gerçek olacak.
Seni güneş kadar sevmedim
Çünkü güneş batar
Seni yıldız kadar sevmedim
Çünkü yıldız kayar
Seni yüreğim kadar sevdim
Hep orada kalsın diye
Bu yazı, yalnızca bireysel bir duygunun ifadesi değil, aynı zamanda bir bağlılığın, bir direnişin ve bir halkın özgürlük arayışına olan adanmışlığın da yansımasıdır. Kalem güçsüz olabilir, ama yürek ne dediğini bilir. Ve yürekten gelen her söz, bir gün mutlaka adresine ulaşır.