Bugün her yerde büyük bir direniş varsa bu tarihi 14 Temmuz zindan devriminin eseridir. Zindan devrimi deyince akıllara Mazlum Doğan, Kemal Pir, Mehmet Hayri Durmuş, Akif Yılmaz, Ali Çiçek, Ferhat Kurtay, Necmi Öner, Mahmut Zengin ve Eşref Anyık arkadaşlar gelir. Özgür yaşamın direniş ile kazanılacağını ve teslimiyetin ihanete götürdüğünü Mazlum Doğan arkadaş haykırır. Bu haykırış karanlık hücrelerin aydınlanmasının ve pratiğe geçişinin göstergesi oldu.
Her hücrede direniş çanlarının çalmasıyla başlamıştı. Devrim yaratılıyordu beyinlerde; adı direniş, adı özgürlük ve adı onurunu kazanmak olmuştu. Kürdün onurunu kaybettirmek için düşman tüm vahşiliğiyle devredeydi. Fakat bilmiyordu ki devrimci Kawa’dan örsünü alan Mazlum Doğan arkadaşın direnmeyi seçtiğini ve bu direnişin dalga dalga yayılacağını. Bir kez daha Amed zindanında onurlu direniş kazanacaktı.
Ondan sonra direniş mücadelesini alan dörtler (şehit Ferhat, şehit Necmi, şehit Mahmut ve şehit Eşref arkadaşlar) 18 Mayıs gecesinde Çağdaş Mazlum Doğan arkadaşın izinden giderek bedenlerini ateşe yatırarak ve bu ateşi söndüren ihanetçidir diye haykırarak, özgür ve onurlu bir yaşamın iradesi oldular. Şehit Mehmet Hayri Durmuş arkadaş dörtlerin eyleminden sonra direniş meşalesini alarak, mahkeme salonunda onurlu ve şerefli bir yaşam için bedenimizi ölüm orucuna yatırıyoruz diye haykırmıştı. Mahkeme salonundaki haykırışlara cevap; ‘bizde bu eyleme katılıyoruz’ iradesi ile direniş dalgası yayılmaya başladı. En son Şehit Mehmet Hayri Durmuş arkadaş “ben ölsem de mezar taşıma halkına borçlu gitti” yazın demişti. Bedenleri her gün dirhem dirhem erirken bile onurlu bir insan tutumunun nasıl olacağını tüm direnişiyle gözler önüne serdi. Yaşamı uğruna ölecek kadar seviyorum diyen Kemal Pir arkadaş, faşist Türk devlet sistemine ‘öyle bir kazık çaktık ki çıkarın çıkarabilirseniz diyerek direniş temellerinin ne kadar sağlam, özlü ve anlamlı olduğunu bir kez daha ortaya koymuştu. Zindanlarda özgür yaşamın iddiası gelişirken, ölümsüz şehitlerimizin ruhu yani 14 Temmuz Direniş ruhu; özgür dağlarda bir yaşam felsefesine dönüşerek büyük bir fedailikle direnme savaşını veren özgürlük gerillaların pusulası olmaktaydı.
Önder Apo’nun etrafında kenetlenen Amed zindan direnişçileri mayasının ne kadar sağlam ve özlü olduğu daha çok anlaşılmalıdır. Önder Apo’nun “Kürdistan Sömürgedir” çözümlemesini en iyi anlayıp uygulayan Amed zindan direnişi pratiği olmuştur. Var olan sömürüyü ve vahşeti onurlu direnişe dönüştüren Apocu hareketin sarsılmaz yoldaşlığı olmuştur. Şehit Sara arkadaşın şahsında özgür kadınla nasıl yoldaş olunur? Özgür kadın duruşunu ideolojik derinleşme ile yaratan Şehit Sara arkadaş, Amed zindan direnişini simgeleyen ‘hep kavgaydı yaşamım’ pratiğinin öncüsü olmuştur. Bir Kürt kadınının nasıl olması gerektiğini yaşam felsefesinde düşmana boyun eğmeyerek ve tanrıçalaşarak ifade etmiştir.
14 Temmuz ruhu tüm Kürdistan’da hızla yayılarak Apocu harekete akın akın gelinerek onurlu bir yaşamın ve onun devriminin mümkün olduğu kanıtlanmıştır. Bu yüksek irade ve bilincin doğuşu; bir felsefe olarak Özgürlük Gerillasına ilham olmuştur. Özgür dağlarda düşmana kan kusturan Özgürlük Gerillası, eylemleriyle ve direnişleriyle bu felsefenin takipçisi olduklarını her koşul altında gösteriyorlar. 14 Temmuz direniş ruhu özgürlüğün mayası haline geldi. Bu ruh direnişi kat kat büyüyerek Rojava Devrimi’nin oluşmasına kaynak oldu. Devrimci Halk Savaşı 14 Temmuz direniş ruhuyla anlamlandırılırsa mutlaka kazanan halklar olacaktır. Kendimizi özgür yaşama ve onurlu yaşama yatırmak için ilk dönüp bakacağımız kıble Amed zindan direnişidir. Bu kıblegâh bize nasıl yaşamamız gerektiğini ve ne yapmamız gerektiğini muazzam bir şekilde bize yol açıcı olmaktadır.
Bu direniş gün geçtikçe büyümekte ve Jin Jiyan Azadî felsefesini ortaya koyan Önder Apo’nun, altı kişiyle başlattığı mücadele evrenselleşmeye başlayarak tüm toplumu kapsayan bir ideolojiye dönüşmüştür. Her güzelliği kendinde barındıran bu direnişi anlatacak ne sözcükler yeterlidir ne de o anın hakikatini dillendirecek yürekler yeterlidir. O anı direnişleriyle anlamlandıran Amed zindan direnişi 14 Temmuz ruhuyla sonsuz bir anlam kazanmıştır.
Sarina Agiri