• KURDÎ
No Result
View All Result
Pajk - Kürdistan Kadın Özgürlük Partisi
  • Anasayfa
  • Önder APO
    • Önderlik Perspektifleri
  • ÖZGÜRLÜK ŞEHİTLERİ
  • AÇIKLAMALAR
  • DEĞERLENDİRME
  • GERİLLA
    • Gerilla Anıları
    • Gerillanın Kaleminden
    • Amargi
    • zeynep kinaci
  • Araştırma-İnceleme
  • Galeri
    • Resim Galerisi
    • Video
  • Anasayfa
  • Önder APO
    • Önderlik Perspektifleri
  • ÖZGÜRLÜK ŞEHİTLERİ
  • AÇIKLAMALAR
  • DEĞERLENDİRME
  • GERİLLA
    • Gerilla Anıları
    • Gerillanın Kaleminden
    • Amargi
    • zeynep kinaci
  • Araştırma-İnceleme
  • Galeri
    • Resim Galerisi
    • Video
No Result
View All Result
Pajk - Kürdistan Kadın Özgürlük Partisi
No Result
View All Result

14 Temmuz Direnişçilerinin Tümüyle Kanıtlamak İstedikleri, PKK Kimliğiyle Yaşamaktır”

13 July 2013
in Genel
A A
Share on FacebookShare on Twitter

Önder APO

14 Temmuz, parti tarihimizde parti kimliği uğruna, denilebilir ki en kahredici işkenceli bir ortamda varlığını adama ve bu temelde ülkesine, halkına, insanlığa sahip çıkma adına, en büyük direniş kararının verildiği bir gündür. Partimiz de şimdi en çok ihtiyaç duyulan, parti kimliği ile insan olmak, parti kimliğiyle ordulaşmak, parti kimliği ile yaşamsal olmak.

Belki de sadece başarıların değil, onun olumlu bütün adımlarının esasına teşkil ediyor dersek, bu büyük direniş kahramanlarımızın şahsında en yalın gerçeği dile getirmiş oluruz. Kaldı ki, bizzat büyük şehidimiz M. Hayri Durmuş, el yazısıyla çok açık bir biçimde yazdığı yazıda, “Bizim kadar yaşama bağlı insan yok, ama bu yaşam ancak parti kimliği ile olduğunda kabul edilebilir. Siz bize bu kimliği çok görüyor, onu yok etmek istiyorsunuz. Bunun dışında herhangi bir yaşım kabul etmemiz mümkün değildir. Çok sınırlı parti kimliği ile birlikte bir yaşamı tanırsanız, yaşama kararlığımız büyük bir coşkuyla devam edecektir. Yok, bunu tanımazsanız; bu noktadan itibaren, dayattığınız bu kimlik inkarına dayalı yaşamı asla kabul etmeyeceğiz ve ne mutlu ki bize, büyük direniş kararına da ulaşmış bulunuyoruz” der ve o kararı o şekilde bugün gerçekleştirirler.

Onların tümüyle kanıtlamak istedikleri PKK kimliğiyle yaşam; PKK kimliği ile Ulusal Kurtuluş savaşımında bu kimliğin-Kemal Pir deyişiyle ister on, ister yirmi yıl sürsün- savaş çizgisi ile zafere gitmek ve yine bu büyük şahadetlerden Mazlum Doğan’ın gösterdiği biçimiyle bir kibritle özgürlük meşalesini tutuşturmak; bu imkanı bile böyle değerlendirmek anlamına geliyor. Bunlar da bir çizgidir. Bunlar göz ardı edilemez.

Tarihte ve günümüzde hiç kimsenin, bu yoldaşlarımızın yaşadığı imkansızlıklardan daha büyük imkansızlığı yoktur. En büyük imkansızlık içinde bu yoldaşlar bulunuyorlardı, tek imkanları kendi can bedenleriydi ve onları da kahramanca ortaya koydular. Zorluklar, korkunç bir işkence ortamıdır. Buna rağmen en büyük kahramanlığı yine bu işkencelere karşı gösterdiler. Umudun, inancın en az beslendiği bir dönemde, belki de Parti’nin “ha gidiyor ha gitmek üzere” olduğu bir süreçte, bütünüyle kendi kişiliklerini ortaya koyarak, Partiyi dolayısıyla tarihi kurtarmada önemli bir rolün sahibi oldular. İnanç, umut sonuna kadar büyüktür. Hem de o zeminde. Yine coşku, yaşama bağlılık, en soylu bir temeldedir.

O halde 14 Temmuz Direnişçilerini anmak demek: Birincisi; bu söze hakim olan, artık kabul edilmesi, örtbas edilmesi imkansız olan, ters teşkil eden bütün hususları kesinlikle bir tarafa atmaktır. İkincisi; direniş imkan olanaklarını amansız değerlendirmek, zafere kilitlemek. Bunun dışında anmak kesinlikle ikiyüzlülüktür. Biz de bu büyük direniş kahramanlarımızın anısına sık sık değiniyoruz, değerlendirme yapıyoruz ve halen de o temelde bağlılığımızı sürdürme umudundayız, bunu da zaten hayata geçirdik. En başta Zindan Direniş gerçeği temelinde, Zindan Konferansı’nda bunu bütün kitlelere göstermek istedik, bu temelde büyük bir kavgaya giriştik.

Özellikle Partileşmeye büyük bir iddia ile giriş yapma kararlığında olan çok sayıda yoldaşlarımıza söylerim ki, geç de olsa bu şansı mükemmel değerlendirin. Büyük direniş kahramanlarına bakarak “bize yeter ki kimliğimize sahip çıkmanın bir fırsatını verin, nasıl yaşama sevdalı olacağımızı size gösteririz” büyük sözünden anlayarak, partileşmenin hem iç örgütlenmesine, hem dışa yönelik kitlesel, gerillasal, diplomatik, kültürel her yönlü çalışmasına bu Parti kimliğini yansıttınız mı, bu bir zafer kişiliğidir ve engel tanımaksızın gider.

Bunun dışında bu ülkede değil başarılardan bahsetmek, insan olmaktan bile bahsetmek, insan olmaktan bile bahsetmek mümkün değildir. Çünkü bu kimliğe sahip çıkma, bu yoldaşlarımızın da söylediği gibi en temel insani gerçeğe sahip çıkmak demektir. Çünkü insan doğduğu topraklara bağlılığıyla insandır. İnsan, içinde yer aldığı etnik topluluğa, ulusal topluluğa bağlılığıyla insandır. İnsanın bu anlamda bir sosyal gerçekliği vardır, o gerçekliğe bağlı olduğu oranda insandır.

Büyük şehidimiz M. Hayri Durmuş, öyle duyarlı, nazik, nazik olduğu kadar yaptığı işin bilincindedir ki, o zaman şunu söyler: “Parti Önderliği’nin özellikle örgütsel konulardaki çabaları karşısında yetersiz kaldık ve biraz da borçlu düştük” bu borcu ödemeden gitmek zoruna gider. Başka hiçbir şey söylemez. “Mezar taşıma borçlu yazın” dediği nokta bu. Örgütsel görevler karşısındadır.

Bunlar önemlidir. Bunlar o kadar önemlidir ki, bunlarsız insan olamazsınız. Kanıt, işte bu büyük direniş kişilikleridir. Onlar iğne ucu kadar başka tür bir yaşam bulsaydı, sarılacak insanlardı. O halde bu kadar açık olan bu gerçeklik karşısında, ben de bir kez daha sözümü yineliyorum. Böylesine bir direniş gününde, o kararlılığa, o kimliği savunma kararlılığına, ödün vermeksizin, boyun eğmeksizin, büyük bir dirayetle, bütün partiye, bütün halka ve insanlığa kabul ettirinceye kadar başarısı için her şeyimi ortaya koyduğum gibi, bunlardan sonra da koymakta değil tereddüt etmek, daha da bir amansız takipçilikle ve onun ustalığıyla yüklenmek, sonuç almak ve onların güvenine sadece layık olmak da değil, güvenlerini gerçek bir önderlikle zafere götürmek sözümdür, gerçeğimdir.

 

Bütün partililerin de halkımızın da dostlarımızın da bu sözümüze ve gerçekliğimize yanıt olmaları, en başta değerli bir insan kimliği, parti kimliği kazanmanın ta kendisidir ve en değerlisidir.

ShareTweetPin
  • Anasayfa
  • Önder APO
  • ÖZGÜRLÜK ŞEHİTLERİ
  • AÇIKLAMALAR
  • DEĞERLENDİRME
  • GERİLLA
  • Araştırma-İnceleme
  • Galeri

©2020 PAJK Hemû mafên wê parastîne - Ji aliyê Pajk

No Result
View All Result
  • Anasayfa
  • Önder APO
    • Önderlik Perspektifleri
  • ÖZGÜRLÜK ŞEHİTLERİ
  • AÇIKLAMALAR
  • DEĞERLENDİRME
  • GERİLLA
    • Gerilla Anıları
    • Gerillanın Kaleminden
    • Amargi
    • zeynep kinaci
  • Araştırma
  • Galeri
    • Video
  • Kurdi

©2020 PAJK Hemû mafên wê parastîne - Ji aliyê Pajk